Gümrük Tarifelerinin Artması Ne Anlama Geliyor?

Gümrük Tarifelerinin Artması Ne Anlama Geliyor?

Trumponomi Küreselleşmenin Sonunu mu Getirecek?

 

ABD Başkanı Donald Trump’ın geçtiğimiz hafta açıklamış olduğu ve 2 Nisan depremi olarak da tanımlanan yeni gümrük tarife oranları aslında uzunca bir süredir beklendiği halde tüm dünyada ciddi bir dalgalanma yarattı. Bunun üzerine tüm gözler Amerika’da bu gümrük vergilerinden etkilenen sektörlere ve Amerikan otomotiv pazarının güncel durumuna odaklandı. Otomotiv sektörü hacmi ve lokomotif gücüyle bu kararlardan en çok etkilenmesi beklenen sektörlerden biri olma özelliği taşıyor.

Donald Trump’ın uygulamaya başladığı "Trumponomi" politikaları, otomotiv sektöründe köklü değişimlere yol açma potansiyeli taşıyor. 2024 verileri, ABD otomotiv pazarının hibrit araçlardaki artışla birlikte toplamda büyümeye devam ettiğini, ancak elektrikli araçlarda bir yavaşlama olduğunu gösteriyor. Özellikle General Motors, Ford ve Toyota gibi geleneksel üreticiler, benzinli ve hibrit modellerdeki güçlü satış performansı sayesinde pazar paylarını korurken, Tesla gibi elektrikli araç odaklı şirketler hem ABD'de hem de Çin'de zorlu bir dönem geçiriyor. Bu durum, Trump yönetiminin elektrikli araç teşviklerini kaldırma ihtimaliyle birleştiğinde, otomotiv sektörünün geleceği hakkında yeni belirsizlikler yaratıyor.

 

Küresel ölçekte bakıldığında, Çin’in otomotiv üretimindeki hakimiyeti giderek güçleniyor. 2024 yılında dünya genelinde üretilen 75,5 milyon aracın yaklaşık 26,7 milyonu Çin’de üretildi. Bu rakam küresel üretimin %35’ine denk geliyor. Buna karşılık, Avrupa Birliği ve Japonya gibi geleneksel otomotiv devlerinde üretim düşüşü devam ediyor. Avrupa’da enerji maliyetlerinin yüksekliği ve rekabet baskısı, Japonya’da ise tedarik zinciri sorunları ve iç talepteki zayıflık bu düşüşün başlıca nedenleri arasında gösteriliyor. Kuzey Amerika’da ise üretimdeki hafif gerileme, bölgedeki üreticilerin Meksika gibi daha uygun maliyetli ülkelere kaymasıyla açıklanabilir.

Aşağıdaki tabloda 2024 yılında bölgeler bazında üretim rakamlarını ve yaşanan artış ve düşüşleri görebiliyoruz.

Bölge

2024 Üretimi (Milyon)

Değişim (%)

Çin

~26,7 (Dünyanın %35’i)

+5,2

AB

~12,1

 -6,2

Kuzey Amerika

   11,4

 -3,2

Japonya

   ~7,8

 -8,6

Güney Kore

   ~3,9

 -1,2

Brezilya

   ~1,9

+6,3

 

Trump’ın uygulamaya koyacağı yeni gümrük politikaları, özellikle Çin menşeli araçlar ve yan sanayi ürünlerine odaklanıyor. Bu durum, ABD’de üretimi canlandırmayı hedeflerken, aynı zamanda otomotiv tedarik zincirlerinde önemli kaymalara yol açabilir. Çin’in bu politikalar karşısında nasıl bir misilleme stratejisi izleyeceği de kritik önem taşıyor. Örneğin, nadir toprak metalleri veya batarya teknolojilerine yönelik ihracat kısıtlamaları, küresel otomotiv endüstrisini derinden etkileyebilir. Şu ana kadar görüldüğü kadarıyla Çin bu gümrük tarifelerine aynı oranda misillemelerle karşılık veriyor.

 

Bu süreç, "küreselleşmenin sonu" olarak nitelendirilemese de korumacı politikaların artmasıyla birlikte daha bölgesel ve stratejik iş birliklerinin öne çıkacağı yeni bir dönemi işaret ediyor. Avrupa ve Japonya gibi ekonomiler, Çin’e olan bağımlılıklarını azaltmak için alternatif tedarikçi arayışına girerken, ABD ise yerli üretimi teşvik eden adımlarla otomotiv sektöründeki rekabet gücünü artırmaya çalışacak. Sonuç olarak, Trumponomi’nin otomotiv endüstrisi üzerindeki etkileri, sadece ticaret politikalarıyla sınırlı kalmayacak, aynı zamanda teknolojik dönüşüm, tedarik zinciri yapılanması ve küresel rekabet dinamiklerini de derinden etkileyecek. Bu nedenle, 2025 ve sonrasında otomotiv sektörü hem siyasi hem de ekonomik faktörlerin şekillendirdiği yeni bir denge arayışında olacak.


Sonuçta Trumponomi, otomotiv sektöründe "küresel tedarik zincirlerini yeniden şekillendirecek" ancak tam anlamıyla "küreselleşmenin sonu" olmayacak. Çin’in üretim gücü devam ederken, ABD ve müttefikleri "Çin’siz alternatifler" oluşturmaya çalışacak. Süreç, yerel üretimin artmasına yol açsa da fiyatların yükselmesi ve rekabetin azalması riski de bulunuyor.

2025’te izlenecek kritik gelişmeler ise şöyle özetlenebilir.
 Çin’in misilleme adımları (nadir toprak metalleri, batarya ihracat kısıtlamaları).
 ABD’de elektrikli araç pazarının geleceği (Tesla’nın durumu, eski markaların hibrit stratejisi).
 Avrupa’nın Çin’e karşı aldığı pozisyon (gümrük vergileri, yerel üretim teşvikleri).

Bu süreç, "koruma altında küreselleşme" şeklinde ilerleyebilir. Kesin olan bir şey varsa, otomotiv endüstrisi artık eskisi gibi olmayacak. 

 

Advertisement